TOKİ’nin 500 Bin Konut Projesinden Ev Almak Caiz midir?
TOKİ’nin 500 bin konut projesinden ev almak caiz midir? Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Hamdi Yıldırım cevaplıyor.
Konut bir ihtiyaçtır. Özellikle de Türkiye’mizde, günümüzde insanların mesken ihtiyacı vardır. Hele de büyük şehirlerde, enflasyonist baskıyla kiralar her geçen gün artıyor. Dolayısıyla asgari ücretle çalışan veya belli bir ücretle geçinen dar gelirliler için konut bir zorunluluk hâline geliyor.
İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de ve büyükşehirlerde, hatta bazı küçük şehirlerde de aynı konut problemi belki İstanbul’dan daha yoğun bir şekilde yaşanıyor olabilir. Buralarda eğer oturacak eviniz varsa, asgari ücretle bile olsa insan kıt kanaat geçinebiliyor. Ama hem emekli olacaksınız hem asgari ücret alacaksınız hem de kira ödeyeceksiniz, bu çok zor.
Devlet de bundan dolayı evi olmayanlara “konut projesi” adı altında 500.000 konutluk bir proje ilanına çıktı. Tabii bu projenin henüz kesinleşmemiş, belli olmayan birçok yönü var. Ümit ediyoruz, dua ediyoruz ki “dağ fare doğurmaz.” Çünkü geçmişte de çok böyle konut projeleri ortaya atıldı, sonra buharlaşıp gitti.
Şimdi burada vatandaşın devlete güvenip güvenmemesi meselesi var. Bu konut olduğuna göre, oturulabilecek bir meskeni ifade ediyor. Dolayısıyla buraya verdiğiniz parayla devlet size bir konut yapmayı taahhüt ediyor. Henüz bunun ön başvuruları yapılıyor.
Elbette bu başvuruların neticesinde, dahil olacağınız proje İstanbul’daysa fiyatı farklı olacaktır; Antalya’daysa farklı, Bayburt’taysa farklı olacaktır. Henüz başvuru süreci olduğu için burada, ihtiyacı olan kimseler bu projeye başvursun deniliyor.
Benim kanaatim, evet, kardeşimizin sorduğu şey doğru: Eğer bir mal alıyorsanız — diyelim ki bir bardak alıyorsunuz — bu bardağın fiyatının ne kadar olduğunun belli olması lazım. Bardağı ya görerek alırsınız (önünüzde bir bardak vardır) ya da tanımlatarak alırsınız. Yani “bardak” dediğiniz, karton bardak da olabilir, plastik bardak da, tek içimlik bardak da, cam bardak da. Cam bardağın da yüzlerce çeşidi vardır; 1 liradan tutun da 10000 liraya kadar fiyat farkı olabilir.
Dolayısıyla “Ben bardak satıyorum.” diye birinden 50 lira alıp peşinden bir kâğıt bardak verirseniz, bu olmaz. Burada da neyi aldığınız belli olmadığı, ne kadar ödeyeceğiniz netleşmediği için ortada bir problem var demektir.
TOKİ’nin 500 bin Konut Projesinden Ev Almak Caiz midir?
Ama “mesken” dediğimiz şey bundan farklıdır. Mesken, içinde oturulabilecek 1+1, 2+1, 3+1… kısaca bir ailenin ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir yapıyı ifade eder. Burada henüz işin başlangıç aşamasında olduğumuz için kişi, devletin bu sosyal konut projesine başvurup başvurmama noktasında “caiz midir, değil midir” diye soruyor.
Benim şahsi kanaatim; elbette farklı hocalarımız, farklı fetva kurumları ve kurulları bu noktada farklı mülahazalarda bulunabilir. Fakat devletin sosyal konut adı altında vatandaşına vermeyi vadettiği konutlara, eğer vatandaşın gerçekten ihtiyacı varsa, müracaat edebilir.
İhtiyaç ne demek? Yani 10 tane evi olan biri de kalkıp “Benim ihtiyacım var.” diyerek 11. eve müracaat edemez. Ama aldığı maaşla ödediği kira arasında uçurum olan, “Bugün maaş alıyorum, kirasını ödeyebiliyorum ama yarın işimden olursam bu kirayla yaşamam mümkün değil.” diyen, başka türlü ev alma imkânı olmayan biri, bu sosyal konut projesine müracaat edebilir.
Şartlar ortaya çıktıkça da bakar; bu şartlar kendisine uyuyor mu, uymuyor mu, ona göre sonuçlandırır. Ama burada normal bir hukuki sürecin işlediğini, yani ticari bir alışverişin olduğunu söylemek mümkün değildir.
Gönül ister ki devlet, bütün vatandaşlarına barınma imkânı sağlasın. Çünkü barınma anayasal bir haktır. Herkesin barınabileceği bir meskene ihtiyacı vardır ve devlet bunu temin etmekle yükümlüdür.
Bu da devletin imkânlarıyla doğru orantılı bir durumdur. Binaenaleyh, vatandaş bir devlette yaşıyorsa ve devlet sosyal bir devletse, vatandaşlarına konut verme niyetini taşıyor demektir.
Maalesef Türkiye’mizde veya benzer ülkelerde politikalar genelde dört senelik, seçimden seçime yapılan planlar olduğu için uzun vadeli programlar yürümüyor.
Bundan dolayı kanaatimce, ticari olmayan, yarı bağış mahiyetindeki bu tür projeler caizdir. Çünkü devlet 10 liraya mal ettiğini 3 liraya vatandaşına veriyor. Deprem konutlarında da aynı durum geçerliydi. Vatandaş “Veriyor ama bedava mı veriyor?” diyor. Evet, bedava veriyor. Mesela İzmir’de yapılan konutlar 300.000 TL civarında, 2.000 TL taksitlerle hak sahiplerine verildi. Şimdi 2.000 TL’ye konut taksidi mi var?
Binaenaleyh burada kişinin devletine güvenip güvenmemesi meselesi var. Bu projenin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği ayrı bir konu. Ancak bu durum, normal bir konut alım-satımı şeklinde bir işlem değildir.
Bu nedenle vatandaş, eğer gerçekten ihtiyacı varsa — az önce ifade ettiğimiz şartlar çerçevesinde — bu konuta müracaat edebilir. Ama ihtiyacı yoksa, yani kendi konutu varsa, oturduğu evi varsa “fazla olsun, kiraya veririm” diye müracaat edemez.
Devlet zaten bunu vermiyor. Fakat bazen insanlar “Senin şartların tutuyor, sen müracaat et ama parayı ben vereyim, ev benim olsun.” gibi yollar deniyor. Bu caiz değildir. Çünkü bu bir normal satış değil, konut edindirme sürecidir.
Burada oturacak evi olmayan, kendine ait meskeni bulunmayan ihtiyaç sahipleri müracaat edebilirler.
Birisi kalkıp şunu da sormasın: “Evet, benim ilk evim olacak, evime ihtiyacım var ama ben bunu oturmak için değil, yatırım amaçlı düşünüyorum.” Yatırım amaçlı böyle bir projeye kimsenin girmesi caiz olmaz.
Burada “yatmak” için değil, “oturmak” için, yani mesken olarak kullanmak için ihtiyacı olan birinin müracaat etmesi gerekir.
Bunu derken şunu da demek istemiyorum: Adam İstanbul’un Ümraniye’sinde işi gücü var, orada evi var ama devlet projeyi Tuzla’da yapmış. “Buraya sadece Tuzla’dakiler müracaat edebilir.” demek doğru değildir. Çünkü adam orayı kiraya verir, Ümraniye’deki kirasına destek olur.
Önemli olan, bir mesken sahibi olmayan ama yarın öbür gün Ümraniye’deki işini bitirip Tuzla’daki evinde oturabilecek olan ihtiyaç sahibidir.
İnşallah doğru ifade edebiliyorumdur. İhtiyaç sahibi olan kimseler, devletin bu projesine müracaat edebilir ve bu imkândan istifade edebilirler.
İslam ve İhsan
TOKİ’nin 500 bin konut projesinden ev almak caiz midir? Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Hamdi Yıldırım cevaplıyor.
Konut bir ihtiyaçtır. Özellikle de Türkiye’mizde, günümüzde insanların mesken ihtiyacı vardır. Hele de büyük şehirlerde, enflasyonist baskıyla kiralar her geçen gün artıyor. Dolayısıyla asgari ücretle çalışan veya belli bir ücretle geçinen dar gelirliler için konut bir zorunluluk hâline geliyor.
İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de ve büyükşehirlerde, hatta bazı küçük şehirlerde de aynı konut problemi belki İstanbul’dan daha yoğun bir şekilde yaşanıyor olabilir. Buralarda eğer oturacak eviniz varsa, asgari ücretle bile olsa insan kıt kanaat geçinebiliyor. Ama hem emekli olacaksınız hem asgari ücret alacaksınız hem de kira ödeyeceksiniz, bu çok zor.
Devlet de bundan dolayı evi olmayanlara “konut projesi” adı altında 500.000 konutluk bir proje ilanına çıktı. Tabii bu projenin henüz kesinleşmemiş, belli olmayan birçok yönü var. Ümit ediyoruz, dua ediyoruz ki “dağ fare doğurmaz.” Çünkü geçmişte de çok böyle konut projeleri ortaya atıldı, sonra buharlaşıp gitti.
Şimdi burada vatandaşın devlete güvenip güvenmemesi meselesi var. Bu konut olduğuna göre, oturulabilecek bir meskeni ifade ediyor. Dolayısıyla buraya verdiğiniz parayla devlet size bir konut yapmayı taahhüt ediyor. Henüz bunun ön başvuruları yapılıyor.
Elbette bu başvuruların neticesinde, dahil olacağınız proje İstanbul’daysa fiyatı farklı olacaktır; Antalya’daysa farklı, Bayburt’taysa farklı olacaktır. Henüz başvuru süreci olduğu için burada, ihtiyacı olan kimseler bu projeye başvursun deniliyor.
Benim kanaatim, evet, kardeşimizin sorduğu şey doğru: Eğer bir mal alıyorsanız — diyelim ki bir bardak alıyorsunuz — bu bardağın fiyatının ne kadar olduğunun belli olması lazım. Bardağı ya görerek alırsınız (önünüzde bir bardak vardır) ya da tanımlatarak alırsınız. Yani “bardak” dediğiniz, karton bardak da olabilir, plastik bardak da, tek içimlik bardak da, cam bardak da. Cam bardağın da yüzlerce çeşidi vardır; 1 liradan tutun da 10000 liraya kadar fiyat farkı olabilir.
Dolayısıyla “Ben bardak satıyorum.” diye birinden 50 lira alıp peşinden bir kâğıt bardak verirseniz, bu olmaz. Burada da neyi aldığınız belli olmadığı, ne kadar ödeyeceğiniz netleşmediği için ortada bir problem var demektir.
TOKİ’nin 500 bin Konut Projesinden Ev Almak Caiz midir?
Ama “mesken” dediğimiz şey bundan farklıdır. Mesken, içinde oturulabilecek 1+1, 2+1, 3+1… kısaca bir ailenin ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir yapıyı ifade eder. Burada henüz işin başlangıç aşamasında olduğumuz için kişi, devletin bu sosyal konut projesine başvurup başvurmama noktasında “caiz midir, değil midir” diye soruyor.
Benim şahsi kanaatim; elbette farklı hocalarımız, farklı fetva kurumları ve kurulları bu noktada farklı mülahazalarda bulunabilir. Fakat devletin sosyal konut adı altında vatandaşına vermeyi vadettiği konutlara, eğer vatandaşın gerçekten ihtiyacı varsa, müracaat edebilir.
İhtiyaç ne demek? Yani 10 tane evi olan biri de kalkıp “Benim ihtiyacım var.” diyerek 11. eve müracaat edemez. Ama aldığı maaşla ödediği kira arasında uçurum olan, “Bugün maaş alıyorum, kirasını ödeyebiliyorum ama yarın işimden olursam bu kirayla yaşamam mümkün değil.” diyen, başka türlü ev alma imkânı olmayan biri, bu sosyal konut projesine müracaat edebilir.
Şartlar ortaya çıktıkça da bakar; bu şartlar kendisine uyuyor mu, uymuyor mu, ona göre sonuçlandırır. Ama burada normal bir hukuki sürecin işlediğini, yani ticari bir alışverişin olduğunu söylemek mümkün değildir.
Gönül ister ki devlet, bütün vatandaşlarına barınma imkânı sağlasın. Çünkü barınma anayasal bir haktır. Herkesin barınabileceği bir meskene ihtiyacı vardır ve devlet bunu temin etmekle yükümlüdür.
Bu da devletin imkânlarıyla doğru orantılı bir durumdur. Binaenaleyh, vatandaş bir devlette yaşıyorsa ve devlet sosyal bir devletse, vatandaşlarına konut verme niyetini taşıyor demektir.
Maalesef Türkiye’mizde veya benzer ülkelerde politikalar genelde dört senelik, seçimden seçime yapılan planlar olduğu için uzun vadeli programlar yürümüyor.
Bundan dolayı kanaatimce, ticari olmayan, yarı bağış mahiyetindeki bu tür projeler caizdir. Çünkü devlet 10 liraya mal ettiğini 3 liraya vatandaşına veriyor. Deprem konutlarında da aynı durum geçerliydi. Vatandaş “Veriyor ama bedava mı veriyor?” diyor. Evet, bedava veriyor. Mesela İzmir’de yapılan konutlar 300.000 TL civarında, 2.000 TL taksitlerle hak sahiplerine verildi. Şimdi 2.000 TL’ye konut taksidi mi var?
Binaenaleyh burada kişinin devletine güvenip güvenmemesi meselesi var. Bu projenin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği ayrı bir konu. Ancak bu durum, normal bir konut alım-satımı şeklinde bir işlem değildir.
Bu nedenle vatandaş, eğer gerçekten ihtiyacı varsa — az önce ifade ettiğimiz şartlar çerçevesinde — bu konuta müracaat edebilir. Ama ihtiyacı yoksa, yani kendi konutu varsa, oturduğu evi varsa “fazla olsun, kiraya veririm” diye müracaat edemez.
Devlet zaten bunu vermiyor. Fakat bazen insanlar “Senin şartların tutuyor, sen müracaat et ama parayı ben vereyim, ev benim olsun.” gibi yollar deniyor. Bu caiz değildir. Çünkü bu bir normal satış değil, konut edindirme sürecidir.
Burada oturacak evi olmayan, kendine ait meskeni bulunmayan ihtiyaç sahipleri müracaat edebilirler.
Birisi kalkıp şunu da sormasın: “Evet, benim ilk evim olacak, evime ihtiyacım var ama ben bunu oturmak için değil, yatırım amaçlı düşünüyorum.” Yatırım amaçlı böyle bir projeye kimsenin girmesi caiz olmaz.
Burada “yatmak” için değil, “oturmak” için, yani mesken olarak kullanmak için ihtiyacı olan birinin müracaat etmesi gerekir.
Bunu derken şunu da demek istemiyorum: Adam İstanbul’un Ümraniye’sinde işi gücü var, orada evi var ama devlet projeyi Tuzla’da yapmış. “Buraya sadece Tuzla’dakiler müracaat edebilir.” demek doğru değildir. Çünkü adam orayı kiraya verir, Ümraniye’deki kirasına destek olur.
Önemli olan, bir mesken sahibi olmayan ama yarın öbür gün Ümraniye’deki işini bitirip Tuzla’daki evinde oturabilecek olan ihtiyaç sahibidir.
İnşallah doğru ifade edebiliyorumdur. İhtiyaç sahibi olan kimseler, devletin bu projesine müracaat edebilir ve bu imkândan istifade edebilirler.
İslam ve İhsan
Portal
Forum
Search
Community 
Forum Statistics
Forum Team
Calendar
Members



